YOGA bir
din, politik bir hareket veya dogma anlamına gelmez, O, tüm kültürlere,
inançlara, ırklara saygı içerisinde olarak bireysel iç yapının, evren ile tüm
seviyelerde ve tam olarak birleşmesidir. Sanskrit dilinde de YUG kökünden
türemiş olan YOGA, " bütünlük", "bir olmak" anlamına gelir.
YOGA yolu
ile varlık mikrokozmik yapısını, makrokozmosla, evrenin en üstün olanaklarını
kullanmak sureti ile birleştirir ve evrensel sübtil enerjileri en mükemmel
şekilde kullanır. Bu birleşme ile kişi mikrokozmosunda, makrokozmosu tam olarak
bulabilme kabiliyetine sahip olur. Böylece tüm evren küçültülmüş ölçekte varlık
içinde hissedilir. Bu da makrokozmosta bulunan her şey mikrokozmostada bulunur
demektir.
YOGA,
hareket ile bilginin aynı anda dengelenerek kullanılmasına bağlı mükemmel
harmoni sistematiğidir ki uygulayıcıya, gerek fiziksel ve gerekse ruhsal
planlarda, sağlıklı, dengeli ve aktif bir yaşamın gereği için bundan sonra nasıl
hareket etmesi gerektiğini, öğretecektir. Bu şekilde varlığın tüm planlardaki
tekamül süreci hızlanacak, gerçek ve mutlak mutluluğun kapıları açılacaktır.
Varlıksal tekamülde hızlanma, onun tüm olgularının tam bir uyum ve denge içinde
olmasına bağlıdır. YOGA uygulamaları bu içsel denge ve uyumu derin huzur ve
sonsuz sevgi ile varlıkta ortaya çıkartır böylelikle üst benliğe ulaşılır.
Bundan
binlerce yıl öne yükselmiş üstatlar tarafından koyulan YOGA prensiplerinin bu
günün standart yaşamsal problemlerini çözmüş olduğu görülmektedir. YOGA
günümüzün insanlık dertleri olan günlük gerilim, stres, sinirsel sıkıntılar,
bedensel dinçliğin azalması, erken yaşlanma, hafıza problemleri ve benzeri daha
pek çok olumsuzlukları alt edebilmede kesin bir yoldur, işin güzel yanı bu
çözümde kişi meseleyi bizzat kendisi halleder, bu da uygulayıcıya kendine güven
ve üstün seviyedeki kabiliyetlerinin farkındalığını getirir. Günümüzde pek çok
olimpiyat takımının ve özellikle astronot ekiplerinin yoga çalıştırıldıklarını
biliyoruz. Bu da bize YOGA’nın tanımlanmış bir pozitif bilim olduğunu
göstermektedir, YOGA yalnızca felsefi, fiziksel ve ruhsal çalışmalar manzumesi
olarak değil bir bilim olarak değerlendirilmektedir. Tüm bunlardanda
anlaşılabileceği gibi YOGA sistematiği, insanın para normal güçlerini
geliştirip, zihin ve bedenin evrensel şartlara mükemmel uyumunu sağlayarak,
kişiye sıra dışı bir hayatiyet vermektedir.
YOGA
çalışmaları ile yorgunluk, bıkkınlık süratle terk edilir; beş dakikalık bir
derin YOGA gevşemesi (SHAVASANA) ile saatlerce süren uykudan daha fazla fayda
elde edilir. Öte yandan YOGA gerek vücudun ve gerekse zihnin zamansız ve erken
yaşlanmasını engeller. Muntazaman YOGA çalışan bir kişi, sağlıklı, güçlü ve
dinamik bir beden ve şuura sahip olarak yaşamını uzatma şansına kavuşur...
İnsanoğlu,
tam olarak nasıl kullanacağını bilmediği, son derece güçlü, çok karmaşık ama o
denli de mükemmel bir bilgisayara sahiptir; beyin.... normal bir insan bu
inanılmaz potansiyelin yalnız yüzde dördünü kullanır, YOGA beyinsel
faaliyetlerin en üst seviyelerde kontrol edilmesini temin eder böylece bu
mükemmel parçamızı en iyi şekilde kullanmayı öğreniriz.
Gene
muntazaman uygulanan YOGA çalışmaları ile vücutta bulunan gereksiz yağ vs gibi
dokular ortadan kalkar, bedensel ağırlık o vücudun ihtiyacı kadar olur.
YOGA
çalışmalarının yaşı yoktur. Her yaştaki insan rahatlıkla uygulamaları tatbik
edebilir. Tecrübeler, YOGA'nın yaşlılarda daha da çarpıcı olduğunu göstermiştir,
zira onlar daha sabırlı, daha çok dinleyebilen bir yapıya sahip olarak, yaşamış
bulundukları tecrübeler ile hayatın gerçeklerini bilmektedirler.
Tam bir
disiplin ve sabırlı bir YOGA çalışmasının neticeleri, yaş, din, ırk cinsiyet vs.
gözetmeksizin adım adım ama kesin olarak alınır. Özellikle yaşlılarda daha
keskin bir dimağ elde edilir...
YOGA, diyet,
iç temizlik, nefes egzersizleri ve zihin kontrolü gibi yöntemleri ile tüm
yaşlanma belirtilerini ortadan kaldırır.
YOGA
çalışmaları ile şu paha biçilmez değerlere ve avantajlara sahip olunur :
Çok kısa bir
zamanda, gerçek, derin bir YOGA gevşemesi elde edilmesi,
Fiziksel
yapının sürekli genç, dinç ve diri kalması,NADİ’ ler adı verilen vücut içi ve
çevresini saran sübtil enerji kanallarının ve sinir yollarının açılması,
alışılagelmişin dışında, mükemmel ve üstün bir iç ahenge kavuşulması ile gelinen
bu dengelilik halinde fiziksel zihinsel ve ruhsal yapının tekamül sürecinin
hızlanarak üstün seviyelere ulaşılabilmek.
Bilerek veya
bilmeden, tüm insanları temel arzusu, sonsuz ve gerçek mutluluğa ulaşmaktır.
Gerçekte bu mutlak mutluluğa ulaşmak, insanın sahip olduğu yeteneklerini tam
olarak kullanabilmesine bağlıdır. İnsanoğlu bu mutluluğa, fiziksel, ruhsal ve
zihinsel yönlerini tatmin ederek ulaşacaktır. Bu sonsuz mutluluk seviyesine
ulaşmış kişi üstadların ve büyük yogilerin de söyledikleri bir kuralı ispatlamış
olur, bu da gerçek ve kalıcı mutluluğun geçicilik esasına dayanmadığıdır. Gerçek
mutluluğa ancak her yaratılmış varlığın özbenliğinde bulunan ilahi köken
öğrenilerek ulaşılır.
Bu ilahi
köke ,bu yüce gerçeğe pek çok isimler verilmiştir bunlardan bazıları Öz, Asıl
tabiat, Brahman; Kozmik bilinç, Sonsuz, O... daha pek çok sıfat ile geliştirmek
mümkün, fakat dikkat edilirse bu isimler sonsuz olduğuna göre bunlara ulaşabilme
de ancak sınırlı kişiliğimizin ötesine geçebilmekle olabilir...
Yoga
sistemine göre, hislerin, aklın ve zihnin mükemmel bir şeklide gelişmiş ve uyum
içinde çalışıyor olması ve bedenin de buna uygun bir performans içinde bulunması
gereklidir. Ancak bu düzeydeki bir insan yeteneklerini tam, kusursuz ve eksiksiz
olarak kullanarak kendi sınırlarını aşabilir ve ilahi sonsuz mutluluğa
ulaşabilir... bunu ancak ve bir tek kendisi yapabilir.
KÖKLER
Yoganın
temel öğretilerinde ezoterik görünümlü fazla bir şey yoktur. Zaten Yoga
Sutralar’da oldukça düzdür ve psişik fenomenlere ve bu nevi olağandışı işleri
becerme yeteneğini nasıl geliştirilebileceğine dair hemen hiç bir yorum
getirmezler.
Ancak, daha
geç öğretiler disiplinin muhtemelen Patanjali’nin yorumlamaktan çekindiği engin,
gizli tutulan ve sözlü gelenek çerçevesinde korunduğuna kuşku olmayan yönüne
dikkat çekmişlerdir.
Yoga, bir
sanat ve bilim olarak kişinin tam bir bilinç içinde yaşaması yoludur. Eski Yogik
yazılarda Yoga yolunda yapılan hiçbir zahmetin boş olmadığı söylenir, Yoga hayat
boyu sürecek olan bir çabadır.
Yoga bir din
değildir, tüm dinler, inançlar kişinin rengi, ırkı, cinsiyeti ne olursa olsun
aynı kefededir. Dolayısı ile tüm insanlık içindir. Yoga yalnızca baş aşağı
durmak belirli pozlar almak veya az bir miktar sebze ile beslenmek değildir. O
evren ile tam birlik, tamlık, bütünlük, sükunet, huzur ve aynı anda tüm evrenle
iletişim içinde bulunabilmek yoludur.
Telaşlı bir
karmaşanın süregeldiği günümüzde Yoga insanlığa muazzam bir kaynak sunar.
Günümüzde Yoga çoğunlukla stres azaltma metodu olarak görünse de bunun haricinde
pek çok faydaları fiziksel, zihinsel ve ruhsal planlarda görülür. Örneğin Hatha
Yoga ile vücudun tüm gerginliği ve sertliği alınır.
Düzenli
olarak yapılan Yoga çalışmaları kişinin bir şifa aracı olması, kişisel değişime,
kendimizi ve başkalarını dikkate alarak kalbimizin ve zihnimizin açılması yolu
ile varlığımızın yüceltilmesi mümkündür.
Kadim
zamanlardan çağımıza kadar uzanan geleneksel yoganın ne zaman, kim tarafından ve
nasıl ortaya çıktığı bilinmemektedir.
“MÖ 3000
yıllarında Hindistan’da uygulanmakta olduğu düşünülmektedir. Yoga, gerçekte tek
bir dinsel sistem değil, fakat birbiriyle bağlantılı ve bir arada uygulayıcıyı
tanrıyla mistik bir birleşmeye taşıyan bir dizi disiplinden meydana gelmiştir.
Milattan binlerce yıl önce İndus havzasında gayet ileri bir toplum yaşamaktaydı.
Aynı zamanda Hindu felsefesinin temel yanıtları olan Veda’larda da yerini
almıştır. Veda'lar daha sonra Upanishad’lar olarak anılır. Bunların içerisinde
Yoga'ya ait referanslar bulunmaktadır.
Bugün "yoga"
esas olarak solunum, beden kontrolü, meditasyon ve adanmışlık üzerine ayrıntılı
talimat ve egzersizleri kapsamaktadır. Bu yöntemler ilk olarak MÖ 2. Ya da 3.
yy. Sanatın öğrencisi ve uygulayıcısı olan Hintli Patanjali tarafından ünlü Yoga
Sutralar’da sistemleştirilmiştir.
Bunlar
Patanjali tarafından bulunmuş değillerdir. Onun yaptığı zamanın ruhsal
pratiklerinin deşifre etmek olmuştur.
LİSAN
Tüm temel
Yoga metinleri eski Hint lisanı olan Sanskrit’tir.
Sanskrit,
matematiksel ve bilimsel olarak tam dil anlamına gelir. Yazılı formunda Sanskrit
çok fonetik lisandır. Sanskrit alfabesi vokal seslerin mantıksal düzenine
sahiptir her harf bir kök söz bazlıdır. Tüm Sanskrit sözler böyle bir rehber
prensiple kurulduğundan uygulanmış belirli formülleri mevcuttur, bu da Sanskriti
göreceli olarak öğrenilmesi kolay bir dil yapar.
Yoga
kelimesinin kökleri Sanskrit kelime yuj‘a dayanır. Yuj bir, bütün, bütünde
birleşme anlamına gelir.
Klasik Yoga
Asana’ların (pozlar, duruşlar)ve Pranayama (nefes teknikleri) gibi pek çok
konuda Sanskrit’i kullanır bu günümüzde de geçerlidir. Yoga çalışmalarında pek
çok Sanskrit kelime ile yakınlaşılır. Hatha Yoga çalışmalarında özellikle
Asana’lar, eski Hint Tanrılarına, ulularına, hayvanlara veya coğrafi oluşumlara
ait Sanskrit terimler ile adlandırılmıştır.
DURUŞLAR
Yoga
çalışmalarına her zaman bir öğretici nezaretinde başlamak ve iyice öğrenene
kadar da bu şekilde devam etmek gereklidir. Asana'ları uygulamak için öncelikle
ısınma hareketlerinin yapılması ve diğer temel esasların bilinmesi gereklidir.
Hatha yoga
duruşlarına ASANA adı verilir, kelime manası itibarı ile "rahat duruş, hoş
duruş, latif poz" olarak ifade edilir.
Hatha yoga
ASANA'ları koordine edilmiş beden pozları ve nefes tekniklerinin fizik beden,
zihinsel yapı ve ruh varlığı üzerindeki tesirlerini belirli konsantrasyonlar ile
deneyimlemektir...
Maalesef
bugün batıda uygulanmakta olan Hatha yoga çalışmalarında Asana’ların çok önemli
değerleri olan zihinsel ve sübtil planlar atlanılmakta ve yalnızca bir nefes
veya beden tekniği olarak çalışmalar yapılmaktadır.
Gerçek bir
Hatha yoga çalışması bu şekilde olmalıdır.
Asana'lar
bedensel formun en iyi şekilde yapılandırılması ve onun kendi bünyesine uygun
olarak en mükemmel biçimi alması bakımından en değerli çalışmadır.
Hatha Yoga
bilimi insan varlığını en basit anlamda üç boyutta inceler bunlar; fizik, zihin
ve ruh planlarımızdır.
Hatha yoga
üç planın en dengeli şekilde uyumluluğunu temin eder, tüm Asanaların temel amacı
adı geçen planlarımızın evrenle uyum içerisinde dengelenebilmesi böylece
varlığımızın yüceltilmesidir.
Bilinmesi
gerekir ki Hatha Yoga yalnızca jimnastik hareketleri değildir.
Her asana
varlığımızda mevcut olan bir veya birkaç chakrayı ve nadilerimizi uyarır besler
açar ve dengeler. (Chakralarımız ve nadilerimiz ile ilgili geniş bilgiye
sitemizde bulabilirsiniz). Bu asananın sübtil plandaki değerlerinden biridir.
Fizik planda
ise her bir asana kendi grubuna göre fizik yapımızı mükemmel şekilde dengeler,
esnetir, açar, katı ve sert haldeki kas yapılarını gerektiği zaman sertleşecek
şekilde uzun ve esnek hale getirir.
Hatha yoga
çalışmaları bir zayıflama yöntemi değildir de ancak elbetteki vücudumuzun bu
şekilde esnetilmesi onun gereksiz dokulardan kurtulmasını ve böylece mükemmel
bir şekil almasını temin eder.
Değişik
uygulamalar ve varyasyonları ile pek çok asana bulunmaktadır. Bunlardan bazıları
temel pozlardır. Her Hatha yoga okulu ve sistemi hatta aynı sistemin değişik
hocaları tarafından uygulamanın değişik yorumlandığı görülür ancak temel duruş
ve amaç asla değişmemektedir.
Asana
uygulamaları genellikle basit pozlardan başlanılarak geliştirilmeli, uygulama
sırasında kişi ne kendisi nede başkaları ile yarış içinde olmamalıdır. Asana
sizin kişisel dostunuzdur, o başkalarına gösteriş yapmak için kullanacağınız bir
araç değildir. Bu şekildeki uygulama Yoga’nın etiğine aykırıdır.
Asana'ların
diğer biz özelliği ise varlıksal yapımızın her planını dengelemesidir, özellikle
fizik ve zihin yapımız mükemmelce dengelenecektir.
Konsantrasyon kabiliyetimiz en iyi şekilde artacaktır.
BAZI TEMEL ASANALARIN SANSKRIT DİLİNDEKİ
ADLARININ TÜRKÇE KARŞILIKLARI :
NATARAJASANA |
DANSÇI DURUŞU |
PADAHASTHASANA |
GÜNEŞ DURUŞU |
PASCHIMOTTANASANA
|
OTURARAK GÜNEŞ
DURUSU |
ARDHA MATSYENDRASANA |
OMURGA BÜKÜLMESİ |
SARVANGASANA |
OMUZ
DURUŞU |
HALASANA |
SABAN DURUŞU |
BHUJANGASANA
|
KOBRA DURUŞU
|
SAVASANA |
CESET DURUŞU |
|
YOGA
SİSTEMLERİ
Patanjali Veda edebiyatında bulunan Yoga biliminin bir özetini hazırlamıştır.
Yoga-Sutra'da
Patanjali, detaylara inmeden Yoga'yı anlatmıştır.
Yoga
bu kitapta Aştanga, yani sekiz basamaklı yol gibi anlatılmıştır. Aştanga sözcüğü
iki sözcükten ibarettir. Aşta "sekiz", anga ise "hisse" anlamına gelir. Böylece
Yoga sekiz hisseden ibarettir. Yoga insanı geliştirerek yükselişe geçirdiği için
Anga sözcüğü "basamak" gibi de yorumlanabilir. Böylece Yoga sekiz basamaklı yol
olarak adlandırılmak-tadır. Buna göre de Yoga'yı zamanla Aştanga-Yoga
adlandırmaya başla-mışlar. Böylece orijinal Yoga'nın ismi Aştanga-Yoga olmuş. Bu
gerçek Yoga'nın ismidir. Yoga-Sutra'nin metinlerinde Aştanga-Yoga bazen Raja-Yoga
diye adlandırılmaktadır, yani sekiz basamaklı bütünleşme yolu, kral yolu diye de
adlandırılmaktadır. (Raja sözcüğü "kral" demektir. Kral Yoga'sı veya soylu yol
olarak da nitelendirilen Aştanga-Yoga (Raja Yoga) da istenen, fiziksel ve mental
disipline, zihin potansiyelinin konsantrasyon ve meditasyon yolu ile deney
üstüne ulaşmak ve disipline olmaktır. " Klasik" Yoga olarak da adlandırılır.
Orijinal Yoga'nın sekiz basamağı şunlardır;
1.
Yama - Negatiflerden arınma
2.
Niyama - Pozitifleri güçlendirme
3.
Asana - Duruş, vücut çalışmaları
4.
Pranayama - Nefes ve Biyoenerji egzersizleri
5.
Pratyahara - Astral, Chakra ve Kundalini
çalışmaları
6.
Dharana - Konsantrasyon çalışmaları
7.
Dhyana - Meditasyon çalışmaları
8.
Samadhi - Trans, Evrenle Bütünleşme
Bu 8
basamakta binlerce çeşit egzersiz vardır. Zamanla farklı kişiler bu
basamaklardaki egzersizlerden yararlanmış ve bu egzersizlerin bir kısmını alıp
onlara farklı isimler takmış. Mesala Hatha-Yoga, Jnana-Yoga, Mantra-Yoga,
Karma-Yoga, Bhakti-Yoga v.b. Böylece, Yoga'nın sözde farklı ekolleri, türleri
meydana gelmiş. Oysa bunların hepsi orijinal Yoga'nın 8 basamağından
alıntılardır. Yoga'nın ekollerinden her hangi birini incelerseniz göreceksiniz
ki orada yapılan egzersizler bu 8 basamağın her hangi birisinden alıntıdır.
Anılan
8 basamak daha açık bir biçimde aşağıdaki gibide tanımlanabilir.
1. |
Ahlaki disiplin
|
2. |
Kendine hakimiyet ve terk
|
3. |
Duruşlar
/ Asanalar |
4. |
Nefes kontrolü
|
5. |
Duyuların kontrolü
|
6. |
Konsantrasyon
|
7. |
Meditasyon
|
8. |
Vecd hali |
Yukarıda görülen basamaklar diğer pek çok Yoga ekollerinde mevcuttur. Raja Yoga
çalışması genellikle Hatha Yoga uygulamaları ile başlar. Zira Hatha Yoga vücuda
ihtiyacı olan sağlığı ve çalışmanın ileriki dönemlerindeki zorluklara göğüs
gerebilecek gücü verir.
Batıda
yoga denince akla genellikle Hatha Yoga gelmesine rağmen, pratikte yoganın pek
çok farklı ekolü ile karşılaşılır...
HATHA YOGA
Beden
üzerinde kontrol sahibi olmak için ustalaşma yogası
Bu
ekole güçlü yol da denilir. Fiziksel mükemmeliğin yoludur, modern batı
yaklaşımına göre Hatha Yoga öncellikle bir fiziksel terapi formudur. Hatha Yoga;
Asana (Yoga duruşları, Pranayama (nefes egzersizleri), Pratyahara (duyuların
kontrolü), Dharma (zihin kontrolü), Dhayana (meditasyon ve ruhsal aydınlanış)
bölümlerinden oluşur.
Hatha
Yoga çalışmaları Yoga'nın temel 10 ahlaki değerleri kodlaması olan Yama-nyama
ile desteklenir.
MANTRA
YOGA
Ses ve
zikir yogası
Bu
uygulama, evrensel yüce gücün ortaya koyduğu bazı yüksek ve anlaşılması güç
enerjileri yansıtma yoludur. Bunu sağlamak için bazı özel heceler,kelimeler ve
cümleler kullanılır, bunlara MANTRA adı verilir.
Diğer
bir deyişle MANTRA üstün enerjilerin, sesler ile ifadesidir.
MANTRA
ile yoğun bir konsantrasyon uygulayan yoginin varlığı yüce gerçekle bütünleşir.
BHAKTI
YOGA
Adanarak
eylem yogası
Varlığın yaratanın bir enstrumanı olduğunu kabul ederek sevgi ve tam bir teslim
oluşla tüm yaratılmışlarda mevcut olan ilahi orijine yol almaktır.
KARMA
YOGA
İyi
fiiller yogası
Karma
Yoga "eylem veya çalışma yolu ile aydınlanış" olarak tanımlanır. Gerçek
kimliğimizi saklayan eylemlerdeki tabii ihtiraslarımızı azaltmayı amaç edinir.
Herkese ve her şeye bencil olmayan bir tavırla hizmet yapmak ve böylece ruhsal
hürriyete kavuşmak Karma Yoga’nın esasıdır.
JNANA YOGA
Zihni
yatıştırma ve meditasyon yogası
Bilginin yoludur. Hindu mistik metinleri olan Upanishad'larda gerçeğin gerçek
olmayandan, fani zevklerin gerçek mutluluktan bilgi yolu ile ayırt edilmesi.
Kişinin tam bir şuurluluk ve idrak ile bilgiye yönelmesidir.
ASANALAR
ve UYGULAMALARI ile İLGİLİ ÖNEMLİ NOT:
Asanaların, daha önce hiç uygulamamış olanlarca yanlızca kitaptan veya
internetten vs kanallarda görülüp uygulanması bizce yanlıştır, zira asananın
tekniğini ancak görsel boyutta verebilecek olan bu tip bilgilendirme ile o
hareketin gerçek olarak uygulanışının görülmesi arasında büyük anlam
farklılıkları mevcuttur.
Eğer
daha önce uygulama yapmadıysanız lütfen bizlerle veya Hatha yoga çalışmasının
yapıldığı gruplar ile temas ediniz.
Herhangi bir rahatsızlığınız var ise, Hamile iseniz, yaşlı iseniz, yüksek
tansiyonunuz, ağır kalp rahatsızlıklarınız, mental sorunlarınız, bedensel
sakatlıklarınız vs. gibi durumlarınız var ise muhakkak öncelikle doktorunuza
başvurup onun olurunu alınız.
Bazı temel
asanaların sağlığın korunması ile direk ilişkisi vardır.
NATARAJASANA
Sırtın
alt bölgesini ve bel omurunu güçlendirir, kalça ve (uyluk)butları gerer ve
güçlendirir, denge, özgüven ve konsantrasyonu geliştirir, burun yollarındaki
balgamı temizleyerek sinüsleri açar, hafızayı açar, depresyon ve uyuşukluğu
giderir.
PADAHASTHASANA
Mide,
karaciğer, dalak ve karın bölgesindeki tüm faaliyetleri uyarır, canlandırır ve
geliştirir, kalp ve akciğerlerdeki gerginlik ve stresi rahatlatarak tüm sırt ve
bacak-lardaki sinir ve kasları güçlendirir ve geliştirir, kanı temizler.
PASCHIMOTTANASANA
Kabızlığı rahatlatır, diyafram ve karın bölgesini güçlendirir, hazım etme
kapasitesini arttırır, şeker hastaları için bire birdir, merkezi sinir sistemi
ve bacaklardaki sinirler dengelenir, sırt ve bacaklar güçlenir ve esner,
iktidarsızlığı azaltır.
ARDHA
MATSYENDRASANA
Kronik
kabızlığı, idrar yolu ve mesane rahatsızlıklarını iyileştirir, Kundalini’nin
uyandırılmasına yardımcı olur, omurların maksimumda yanal hareket yapmasına
imkan verir, prostat rahatsızlıklarını azaltır, sindirimi hızlandırır, omurga
sinirlerini leğen kemiğinin altından beyne ve gözlere kadar dengeler.
SARVANGASANA
Modern
insan için tüm duruşların en muhteşemi olan bu duruş, bütün endokrin sistemi
dengeye sokarak boyundaki tiroid ve paratiroid bezleri üzerinde yararlı ve
dinamik etkiler yaratır, iktidarsızlığı giderir ve tüm hayati organların
işleyişini güçlendirir, birçok solunum rahatsız-lıklarının giderilmesine
yardımcı olur, tüm sinir sistemini sakinleştirir, kabızlık ve sara krizlerini
hafifletir, aşırı yorgunluğu ortadan kaldırır, zihni berraklaştırır, zekayı
açar, hipertansiyonu rahatlatır, görme gücünü geliştirir ve yogada, iki
kaşımızın ortasında bulunan ve ilahi bilgeliğin merkezi sayılan ajna chakra’nın
harekete geçmesini sağlar.
HALASANA
Tiroid
ve paratiroid bezlerindeki dengelemeyi yaparak tüm vücuttaki hormonal işleyişin
gelişmesini sağlar, tüm omurilik, sinirler ve kaslar, bacaktaki sinir ve
kasların tamamiyle gerilerek esnemesini sağlar, hipertansiyon, kabızlık, kas
romatiz-ması ve bel ağrısını rahatlatır, vücuttaki yağları azaltarak karaciger
ve dalağın büyümesini engeller, kanın omurilik kökündeki sinir yumağına mükemmel
bir şekilde tedariğini sağlayarak omurların kemikleşmesini ve kambur oluşumunu
engeller, yüksek kan basıncını engeller, atardamar ve damarların bükülgen, esnek
ve güçlü olmasını sağlar.
BHUJANGASANA
Bağırsakların çalışmasını geliştirir, vücut ısısını yükseltir, kundalininin
açılmasına yardımcı olur, beynin her iki tarafına da eşit miktarda enerji ve
elektrik gitmesini sağlar, yumurtalık, rahim ve erbezlerinin düzenli çalışmasını
sağlar, tüm vücut gücünü arttırır, iktidarsızlığı rahatlatır.
SAVASANA
Bu
duruş, diğer duruşlar, iş ya da günün stresinden dolayı oluşan aşırı yorgunluk,
incinme, gerilme gibi durumların giderilmesi içindir.
|